28/04/2013

Kim Bum / Çocuklar Büyüyor De mi Korecanlar? :)

Image and video hosting by TinyPic


Bu yazı ne alaka? Nereden icap etti? Merak edenleriniz olursa söyleyeyim Kim Bum'un o masum çocuksu ifadesinin kaybolduğunu anladığımda karar verdim bu yazıyı yazmaya ama üşendim. Neyse şimdiymiş zamanı diyelim. Şekerler, şekeri Bumieyi Boys Before Flowers dizisi ile tanıdık pek çoğumuz. Çapkın ama masum ifadesi, yakışıklılığı, aydınlık gülümsemesi hepimizi mest etti.



Daha sonra The Woman Who Still Wants To Marry dizisi ile 2o'leri yavaş yavaş geride bırakan kadınların kalbini ısıttı. Sevdiği kadına olgun olduğunu ispatlamak için, saçlarını beyaza boyadı. Çapkın ama mahçup halleri bu dizide de devam etti. :) Nuna Killer rollerinin bir numaralı adayı oldu.



Sonra ne oldu? Ne zaman oldu anlamadım? O sevimli yanaklar gitti. Yüz hatları keskinleşti. Estetik mi acaba diyecek olduk ama estetiklik bir durum da görünmüyordu. Aman Allahımm... Ne estetik, ne kozmetik. Kim Bum büyümüş. Sadece BÜYÜMÜŞ. Yavrum; gözümüzün önünde, birden bire genç bir erkek oldu.



Ben buna bir şaşırdım. Bir üzüldüm. Kim Bum'un Nuna Killer hallerini özledim. Çocuğum büyümüş gibi hissettim. Resmen üzerime bir oğlan annesi hali geldi. Nasıl uyuz oldum kızlara. Nasıl kıskandım... Hayır daha önce Kim Buma karşı bu derece anaç duygular da beslemiyordum :) Fakat gençler listemde de yer almıyordu kendisi. Öyle bakmalık, sevmelik bir kategorideydi :)



Ahh birden bire büyümesi yetmemiş gibi, bir de kas yapmaya çalışmış yavrum. Abilerine özendi tabii çocuk. Baktı kaslı olmayana ekmek yok piyasada, ne yapayım modaya uyayım dedi. Ahhhhh ama o kadar egzersizi kaldıramadı tabii vücudu. Ayağından ameliyat olacak bir aşamaya geldi. Kuzum, ben senin daha  gerçek anlamda delikanlı olmanı hazmedemedim. Çıplak poz vermek neyin nesi? Ört, ört üstünü üşüyeceksin. Merak etme, senin yerinede yeterince açan yaşıtların var :)




Ne yapalım. Acı gerçekle yüzleşeceğiz. Zaman geçiyor. Çocuklar büyüyor. Daha da yakışıklı bir adama dönüşüyorlar. Bu arada Kim Bum pek çok Koresever için Oppa sayılabilir. Ancak, o kadar saf bir yüzü var ki, kendinden büyük karakterleri canladırmasına rağmen, o masum ifadesi yaşından da küçük görünmesine sebep oluyordu. Son olarak 41 kere maşallah diyor, merak ve ilgi ile izlemeye devam ediyoruz kendisini :)



25/04/2013

King of Dramas / Siwon Güzellemesi


King Of Dramas ayıla, bayıla izlediğimiz dizilerin arka ve karanlık yüzünü anlatan bir dizi. Canlı çekim dizi olayını artık öğrendik. Oyuncuların günlerce uykusuz kaldıklarını falan biliyoruz. Boys Before Flowers'da dizi çekimleri sırasında sürekli çocukların hastaneye kaldırıldığına dair haberler okuyorduk. Aşırı yorgunluk, stres, uykusuzluk bünylerini zayıflatıp, hasta ediyor pek çok oyuncuyu. Her ne kadar vitamin- serum takviyesi ile çözülen bir sorun olsa da; sektörün acımasız olduğu bir gerçek. Şartlar çok çetin. Bizdeki çalışma koşulları bile iyi değilken; Kore'nin ki bizden de kötü. En azından Türkiye'de canlı çekim sistemi yok. Yayın günü o bölüm çekilmiş, montajlanmış yayına hazır oluyor. (diye biliyorum ben izleyici olarak) Bütün bunların farkında olarak, yine de izlemeye devam ediyoruz. Bu da öz eleştirimiz olsun izleyici olarak.



Anthony Kim; her dizisi hit olan çok ünlü ve başarılı bir yapımcı. Oldukça katı ve bir o kadar da hırslı. Diziler ona göre sadece rakamlar ve istatistiklerden ibaret. Gözünü kırpmadan insanları harcamaktan çekinmiyor. Bu hırsının sonucunda yayına kaseti yetiştirmesi gereken kişi kaza yapıyor. Bu olayla Anthony'nin hayatı bir anda tepe taklak oluyor. En tepeden büyük bir hızla düşüyor.




Lee Go Eun; büyük çıkışını yapmak için bekleyen çaylak bir senarist. Elegant Revenge dizisinin yardımcı yazarlarından. Antony Kim yüzünden sekteye uğrayan kariyeri, yine onun sayesinde düzlüğe çıkıyor. Tabii süreçte aralarında romantik bir yakınlaşma da oluyor. Olmazsa olmaz zaten. :) Ben bu aktristi My Name is Kim Sam Soon'dan hatırlıyorum. Orada böyle uyuz, aşırı zayıf bir şeydi. Burada çok şeker. Hem kilo da almış acık, yüzü gözü dolmuş maşallah :P



Kang Hyun Min; ünlü bir aktör. Paraya çok önem veriyor. Tabii ki pek çok star gibi egosu tavana vuruyor. Rol arkadaşı Sung Min Ah ile aralarından ciddi bir kıskançlık var. Birbirlerinin oyununu bozmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Örneğin öpüşme sahnesi öncesi bir avuç sarımsak yemek gibi :)



Şu yüz ifadesine bakar mısınız? Siwon bebeğim sana yeteneksiz diyenler, susup oturmuşlardır umarım. Utanç içinde bir köşede ağlamalarını istiyorum :)



Sung Min Ah; ünlü bir oyuncu. Çaylak zamanında Anthony'nin onun kariyerine çok yardımı olmuş . Ayrıca geçmişte aralarında bir ilişki varmış. Kız hala Anthony'e karşı bir şeyler hissediyor gibi.  Bu oyuncuyu tanımıyorum. Ama büyük ihtimal estetikli de olsa güzel bir kadın. Oyunculuğu da fena değil.


Aradan geçen 3 yılda kariyeri biten Antohny, eline geçen bir fırsatla, yeniden piyasaya dönme şansı yakalar. Zamanında herkesi karşısına aldığı için, tek bir dostu, tek bir iyilik yapanı yoktur. Kendine yeni bir şirket kurar ve kör topal ilerlemeye çalışır. Bu süreçte daha önce çaylak yazar diye bir köşeye attığı, Lee Go Eun'nun 'yüksek bütçeli' senaryosuna ihtiyaç duyar. Zamanla köşeleri törpülense de, dramalar hala onun için herşeyin önünde gelmektedir. King of Dramas, rekabetin kıran kırana olduğu dizi piyasasının, aslında camdan bir kale olduğunu gösteriyor. Bir an zirvede herkesin saygı duyduğu biriyken, biraz sonra kimsenin yüzüne bile bakmadığı bir hiç olabilirsin. Dengeler pamuk ipliğine bağlı. Sektörün karanlık yüzüne biraz olsun ışık tutan ama boğmayan, yer yer duraksamalar olsa da, sıkmayan, güldüren bir yapım King of Dramas. Sadece Siwon için bile izlemeye değer olduğunu düşünüyorum.



Kapanışı Siwon ile yapalım. Fan servis yapmış o kadar. Değerlendirmek lazım fotoğrafları :)



11/04/2013

Breakfast at Tiffany's / Tiffany’de Kahvaltı

 photo 2a808381-6e27-4f5d-8d40-0e13b6ad4ba9_zpsa5f5d7e2.jpg



Konusu: Piyasada tutunmaya çalışan çiçeği burnunda bir yazar olan Paul Varjak (George Peppard), New York'ta eski bir apartman dairesine taşınır. Buradaki güzel ama tuhaf davranışları olan komşusu Holly Golightly (Audrey Hepburn) onun ilgisini çekmeye başlar. Hollytaşradan gelmiştir, mutsuz bir çocukluğun ardından 14 yaşında evlendirilmiş, aktrist olmak için Hollywood'a kaçmış, sonra da New York'a gelmiştir. Burada geçimini sağlayan paranın kaynağı pek açık değildir. Holly'nin çelişkili yaşam tarzı, sadece tek bir roman yazmış ve kendine güven sorunları olan Paul Varjak'ı hem şaşırtır hem de onda hayranlık uyandırır. Toplum içindeyken, seksi ve kaşarlanmış tavırlarıyla dışadönük bir kişilik yapısı sergileyen Holy, Varjak'la yalnız kaldığında savunmasız, yumuşak, tatlı, çocuksu ve vesveseli bir insan haline gelmektedir.

(Vikipediden alıntıdır)




Bugünlerde pek bir nostaljiğim. Fransız filmlerine falan sarmak istiyorum. Bir sinema klasiği olmasına rağmen, bu filmi seyretmemiştim daha önce.  Türkçeye 'Çılgınlar Kraliçesi' olarak çevrilen (ne saçma!) 1961 yapımı olan Breakfast at Tiffany's- Tifanide kahvaltı, çok sevimli bir  film. Bilmeyenler için Tiffany dünyaca ünlü bir mücevher markası. Merkezi Newyork'da. Bugüne kadar pek çok filme konu olmuştur. Ne anlatasam ki filme dair, tam bir görsel şölen.  Audrey Hepburn'ün güzelliği, giysilerin muhteşemliğinden etkilenmemek imkansız.




Bugün bile üzerime olsa, ben giyerim o kıyafetleri. Yılların ötesinden gelen bu film içinizde mutluluk hissi uyanmasına sebep oluyor. Audrey Hepburn'ün zerafeti de cabası. Kostümlerin içinde ben en çok kırmızı-turuncumsu montunu beğendim. Şapkası ile beraber. Zaten bu filmde giydiği uzun siyah elbise bir klasik olmuştur artık. Bu arada kıyafetlerin tasarımcısı da Gwenchy'miş.


Breakfast at Tiffany's Truman Captone'nun aynı adlı romanından uyarlanmış. Yazar, film haklarını sattığında, Holly rolü için Marlyn Monroe'yu önermiş. Ancak bu önerisi Marlyn ve yapımcı şirket tarafından bir hayat kadınını canlandırmak imajına zarar verir gerekçesi ile reddedilmiş. Çok da iyi olmuş. Belki yeni nesil için biraz fazla naif, fazla yavaş ilerleyen bir film olabilir. Ama mutlaka çok sevenler olacaktır. Hala seyretmediyseniz, bulun ve hemen izleyin.



 

04/04/2013

Wonder Girls Sun Hamile


Veee beklenen haber geldi. 26 Ocakta sevgilisi James ile dünya evine giren Wonder Girls üyesi ve lideri SunYe 3 aylık hamile olduğun açıkladı.  Kendi Twitter hesabında bebek haberini duyuran Sunye, bebeğinin balayı bebeği olduğunu söyledi. Aman sabahlar olmasına girmişler belli  :) Sun adına çok sevinsem de bunu Wonder Girls için kötüye işaret olarak görüyorum. Hem evli, hem çocuklu, hem de yabancı bir ülkede kariyerini sürdürebilirse bu kıza gerçekten Wonder Girl sıfatı tam uyuyor demektir.