12/02/2010

Grey Gardens-We belong together


Gerçek bir hayat hikayesinden ve 1975 yapımı aynı adlı belgeselden yola çıkılarak yapılan bu film; Drew Barrymore'a bu yıl Altın Küre ödüll töreninde 'En iyi kadın' oyuncu ödülünü kazandırmıştır. Jackie (Kennedy) Onassis'in birinci dereceden kuzeni olan Edit Beale ve annesi Edith (ikiside aynı ismi taşıyor) yaşamını anlatıyor. Zamanında şarkıcılık yapan ama kariyerini evlendiği için bırakmak zorunda kalan Edith Bale (büyük Edith) kocasından boşandıktan sonra yavaş, yavaş dış dünyayla alakasını keser. Kızı Edith de aktrist olmak isteyen genç, güzel ve kendince yetenekli bir kızdır. Ancak annesi hastalandıktan sonra ona bakmak için Newyork'tan eve döner ve yıllar için de anne-kız hastalıklı bir gerçeklik algısıyla yaşamaya başlar. Dış dünya ile ilişkilerini keserler. Şaşalı ve zengin yaşamlarından geriye bir tek yaz tatillerini geçirdikleri Grey Gardens isimli malikane kalır ve burada yaşamlarını sürdürürler. Kendi gerçeklerinden biraz olsun kopmaları magazin basının, Jacky Kennedy ile akraba olduklarını öğrendikten sonra evlerine yaptıkları ziyaret ve Maysles kardeşlerin çektiği belgeselle biraz olsun dış dünyaya açılmalarıyla olur.




Film gerçekten ilginç ve bir o kadar ürkütücü. Neden acaba? Anne-Kızın hastalıklı ama bir o kadar sevgi dolu bir ilişkisi var. Birbirlerini hasta etmişler diyebiliriz. Belgesele baktığınızda -ki filmle birebir yönleri var- acıma, gülme hissi ile beraber saygı da uyandırıyor sizde. Ne bileyim peruk yerine renkli eşarplar takması başına, kendi tarzını yaratması bir şekilde dikkat çekici. O yaşantı da bile kendine olabildiğince özen gösteriyor Edie Bale (küçük Edie) ve eski fotolara bakılacak olursa gerçekten çok güzel kadınlarmış ikiside. Drew Barrymore ve Jessica Lange birebir almışlar karakterleri ve muhteşem birer performans çıkarmışlar ortaya. Bir taraftan da çok fazla katacakları bir şey yoktu rollerine çünkü bu bir çeşit 'remake' yani yeniden yapım tabiiki film kurgusunda, bir senaryo takibinde olması gerekiyor. Anne-Kız baş, başa yaşıyorlar ama erkekler de var ailede. Sanırım, sadece arada bir miktar para göndermek dışından hiç ilgilenmemişler kızkardeşleri ve anneleriyle. Gerçi 'dışardan' birini kabul edebilecek gibi de görünmüyorlar.

Gençlikten, güzellikten, servetten ellerinde kalan tek şey bir sürü kedi ile birlikte yaşadıkları, kocaman ev. Gerçek hayatta Küçük Edie 2002 senesinde ölmüş ve vücudu bir kaç gün sonra yeğenlerinden biri tarafından bulunmuş evinde. Nedense bu film benim içimi acıttı. En kötüsü kendilerinin farkında olmayışları, Edie profesyonel bir oyuncu edasıyla girişler, çıkışlar yapıyor. Aslında çok da dikkat çekici. Sanki yıllardır beklediği muhteşem çıkış, hayatının fırsatı buymuş gibi, bir yandan da sanki yıllardır bir starmış da o yüzden, izleyicinin ilgisini çekecekmiş gibi bir tavır içine giriyor. Yarım kalmış hayalleri,umutları ile anne-kız belki de incinmemek için kendilerine duvarlar örerlerken bir noktada ipin ucunu kaçırıyor.




Edieler aynı zamanda bir çeşit aşk-nefret ilişkisi yaşıyorlar. Belli ki kızını kıskanan Büyük Edie onu kendi yanında tutarak, hem anne olarak bencilce çocuğunun elinin altında olmasını istiyor, hem de en az kendi kadar parlak ve güçlü olan kızının kişiliğini bastırıyor. Böylece kendilerine iki kişilik bir dünya yaratarak mutluluğu bulduklarını düşünüyorlar. Geçmişte kim olduklarını hatırlamakla birlikte aynı zamanda hiç bir zaman sahip olamadıkları bir hayata özlem duyuyorlar. Bu da git gide kendi içlerine kapanmalarına yol açıyor. Edie'nin kendisi bile geçmişle bugün arasında ki sınırı çizmenin zor olduğunu söylüyor. Özetle ben çok beğendim ve mutlaka izlemenizi öneriyorum. Bulabilirseniz 1976 yapımı belgeseli de izleyin. O zaman oyuncuların performanslarına bir kez daha hayran kalacağınıza eminim. Buradan Türkçe dublajlı izleyebilirsiniz.

2 yorum:

chibi dedi ki...

bu filmi o kadar merak ettim ki hem oyunculuklar hem hikayenin sıradışılığı hem de yönetmenlik için izlemek isityorum.Altın Küre'de de Drew2ye ödül kazandırması da etken tabi.Senin de beğenini kazandığına göre kesin bakıcam:)

admin dedi ki...

Chibim mutlaka izle. Hatta belgselden bölümler var Youtube da onu da izle. Daha iyi anlayacaksını Drew'un performansını. Yorum bıraktığın içinde ayrıca teşekkür ederim.

Yorum Gönder