Öncelikle belirtmek istiyorum ki bu Spoiler FREE bir yazı olacak. Garanti ediyorum. Yani filmin konusu ve kendi hislerim dışında olan bitene dair hiç bir ip ucu bulamayacaksınız.
Geçen yıl ülkemizde İKSV İstanbul film festivalinde gösterilen 'Ana' filmi çok merak ettiğim, çok seveni ve beğeneni olan bir film.
Filmin konusu: Do Joon 28 yaşında otistik bir genç adamdır. Anne ve oğul sesiz bir hayat sürmektedirler. Bir gün kasabada genç bir kızın öldürülmesi ve Doo Joo'nun cinayet sanığı olarak tutuklanması ile bu sessizlik bozulur. Avukat dahil kimsenin ciddiye almadığı baştan savma görülen davada Do Joon hapse atılır. Oğlunun suçsuzluğundan emin olan anne onun masumiyetini kanıtlamak için elinden geleni yapacaktır.
Tam bir karanlık film örneği olan 'Ana' Anne-Oğulun hastalıklı ilişkisini çok fazla irdelemese de, bir annenin çocuğu için yapabileceklerinin sınırı olmadığını gösteriyor. Anne'nin adını film boyunca ve hatta sonunda da öğrenemiyoruz. Ben izlerken başından, sonunu tahmin edebildiğim için çok keyif alamadım filmden. Bunun sebebi arşivimde çok uzun süre beklemiş olması ve hakkında çok fazla şey duymuş olmam olabilir. Sonuçta filmin gidişatıyla ilgili bilgiler hevesimizi kaçırmaz ama sonuna dair duyduğum tek bir cümle, bütün bir olayı anlamama yetti. Kahretsin çok zekiyim. :) Filmin başındaki sahnenin bile, bir yere bağlanacağını tahmin etmiştim.
Pek çok festivaleden ödüllerle dönmüş 'Ana' ve oyunculuklar kesinlikle göz dolduruyor. Zihinsel engelli rolüyle kadınların sevgilisi Won Bin, ve anne rolüyle Hye-ja Kim çok başarılı. Olaylar zaten annenin bakış açısından yansıyor seyirciye. Anenin duyguları, tepkileri etrafında dönüyor film. Bir 'Old Boy' gibi insanı duvara çarpmıyor ama belli bir derecede rahatsız edici türden bir yapım olduğunu söylebilirim. Spoiler vermeden bu kadar anlatabilirim ancak :) İzleyin diyorum özetle. Veeeeee geriiiiiiii döndümmmmm :D