31/12/2009

Image and video hosting by TinyPic


2009 yılının son aylarında yayına girip bu kısa sürede fenomen olmuş bu dizi.  Ben o kadar da sevmedim. Evet çok eğlenceli bölümleri vardı. Oyuncular her zamanki gibi çok genç ve çok yetenekli. Görsel olarak tatmin edici ama konu oldukça tanıdık. Hatta ilk başta en sevilen dizilerden ortaya bir karışık yapmışlar gibi geldi. Yine de söylemeliyim ki keyifle izledim. Biraz Coffee Prince, biraz Boys Before Flowersı anımsatıyor. Eğer her iki yapımıda izlediyseniz bunu da sevmeniz olası. Dizinin konusu kısaca şöyle: Mi Nam zaten meşhur olan üç kişilik ANJELL adlı bir pop grubuna dördüncü olarak alınır. Ancak, ciddi bir kaza geçirince, Mi Nyeo kardeşinin kimliğini ve yerini almaya zorlanır.En başta isteksiz olsa da daha sonra erkek kardeşinin şarkıcı olmak istemesinin sebebinin annelerini bulmak olduğunu öğrenince. Kardeşi dönene kadar bu oyunu sürdürmeyi kabul eder.

Image and video hosting by TinyPic


Yalnız bir problem vardır ki;  Min Nyeo hayatı boyunca manastırda yaşamıştır ve dış dünya hakkında çok fazla bilgiye sahip değildir. Her Kore dizisinde olduğu gibi, kızımız aşırı derecede masum, aşırı derecede sevimli. Bütün bu özelliklerden ötürü ANJELL grup üyelerinin üçü de kendisine aşık oluyor.

Karakterlere gelince; Tae Kyung grubun lideri, sert ve biraz da öfkeli bir çocuktur. Biraz BBF de ki Gu Jun Pyu anımsatıyor. Hatta Gu Jun Pyu rolü, Hwang Tae Kyungı canlandıran aktör Jang Geun Suk'a önerilmiş ama daha deneyimli aktörler var diye Bethowen Virus de oynamayı tercih etmiş bu yakışıklı. Allkpop sitesinin kim daha iyi Gu jun Pyu olurdu? Anketinde Lee Min Hoo ile %49 %51 gibi bir rakamla başa baş gidiyorlardı. Tabiiki Min Hoo önde. Harika bir performans sergiledi geçen yıl ve bütün ödülleri sonuna kadar hak etti. Yine de Jang Geun Suk da kötü bir seçim olmazmış. Neyse devam edelim. Tae Kyun da aynı Gu Jun Pyu gibi sert kabuğunun altında sevecen ve kırılgan bir ruh barındırmaktadır. Temizlik delisi, takıntılı ve sinirli bir tip olmasına rağmen son derece sevimli. Go Mi Nam deyişine de ayrıca hastayım :)  Go Mi Namı en başlarda kabul etmek istemese de aralarında zamanla bir yakınlaşma olacağını söylememe gerek yok sanırım. Geun Suku da diğerlerini de ilk kez  izliyorum. Fakat Geun Suk ta sevimli gülüşüyle beğendiğim gençler arasına katıldı. Senin beğenmediğin var mı? Demeyin. :P VAR! Sayamam belki ama çok var ha ha ha.

Image and video hosting by TinyPic


Bir diğer grup elemanı Shin Woo grubun sağ duyulu ismi. Aynı Boys Before Flowers daki Ji Hoo gibi. Şefkatli, sabırlı, anlayışlı yakışıklı. Bir kızı mutlu edebilecek bütün özelliklere sahip. Bölümleri izlerken adını bir türlü ezberleyemediğim için kendisinden sürekli 'ortanca' diye bahsediyordum. Go Min Nam'ın kadın olduğunu daha ilk günden anlıyor. Farkettirmeden onu koruyup, kollamaya başlıyor. Tabiiki aşık oluyor bu erkeğe hiç benzemeyen güzel kıza. Fakat her zaman olduğu gibi bu karakterinde kalbinin kırılmasına hiç bir şey engel olamıyor :(


Image and video hosting by TinyPic


Yine ben bu oyuncuyu da hayranlıkla izlerken, bakayım dedim kaç yaşında neyin nesi? Öğrendiğim rakam hoşuma gitmedi :P ama bu benim onu beğenmeme tabiiki engel değil. Yine de zaman zaman düşünüyorum. Bunun bir cezası olmalı ha ha. Bu kadar genç ve yakışıklı çocukları beğenmek yasaklanmalı :P Amaa 18 yaşından büyüklerse kim ne diyebilir!! Ben de o kadar yaşlı değilim ama malum Kore kültüründe bir kaç yaşın bile önemi büyük.


Image and video hosting by TinyPic


Veeeeee Jeremmy. Grubun haşarı  çocuğu. Şirinlik abidesi. Onu sevmeyen yok. Ben de sevdim ama o kadar çok değil. Olmasa benim için büyük bir kayıp olmazdı. Go Mi Nama yaptığı şirinlikler kız olduğunu öğrendikten sonra sevinmesi falan eğlenceliydi. Göz yaşlarını içine akıtan bir tip ama genelde pozitif bir portre çiziyor. Ben çok beğenmedim bu karakteri ama ciddi bir hayran kitlesi var.


Image and video hosting by TinyPic


Tabiiki her şey böyle güllük gülistanlık ilerlemiyor. Bir de kötü karakterimiz var. Korenin iyilik perisi olarak bilinen ünlü bir star Yoo He Yi. Yüzüne sahte bir gülümse yerleştirerek, ya da başı sıkıştığında ağlayarak, gerekirse bayılarak herkesi kandıran bu kız; Anjell tarafından hiç sevilmiyor. Tae Kyun kıza sürekli 'sahtekar' diyor. Go Mi Namın kız olduğunu öğrenmesi de işleri iyice karıştırıyor. Fanatik hayranlar, çıkarcı menejer, saf yönetici ve stil danışmanının da diziye ayrı bir dinamik kattığını söyleyebilirim.


Image and video hosting by TinyPic


11. bölüme kadar biraz sıkıldım ama sonrası izlenmeye değerdi. Tae Kyun kıskançlıkları, Go Mi Nam için domuz burunlu bir tavşan yapması bunu yaparken de bir cerrah edasıyla davranması çok şekerdi. Menajerleri kıza insan vücudunda bir takım baskı noktaları vardır.  Onlara basınç uyguladığında duygularını kontrol edebilirsin diyor. Açlık hissini bastırmak için şuraya, susuzluk için buraya falan derken, birine karşı kontrol edemediğin yoğun duygular hissedersen de burnuna dokun diyor. Tabiiki tamamen sallıyor. Bizim saf kızda buna inanıyor. Bunun üzerine ne zaman Tae Kyug u görse burnuna dokunuyor. : ) Dizinin müzikleri çok güzel. Oyuncuların hepsi şarkı söyleyebiliyor. Hatta pek çok fan keşke Anjell grubu gerçek olsa diyormuş. Vaktiniz varsa izleyin diyorum. Bir şey kaybetmezsiniz ama çok yüksek beklentiler içine girmeyin. Yeni bir şey anlatmıyor You are Beautiful. Zamanın da Buffy, Angel gibi çok iyi dizileri izlemiş biri olarak, şimdiki yeni yetme kızların Twilight filmine bayılmalarını nasıl anlayamıyorsam bu dizinin de hit olmasını anlamıyorum. Kötü mü? DEĞİL ama izlerken ben bunu zaten biliyorum hissi veriyor insana. Dizi ile ilgili beğendiğim iki blog arkadaşımın yorumlarını okumanızı tavsiye ederim bölümler hakkında daha detaylı bilgi ve güzel resimler bulabilirsin. Koresintisi ve Chibi.


Türkçe alt yazı ile izlemek için buraya. İngilizce için buraya tıklayın.


23/12/2009

Angelica Vale ve Hediyeler

Bildiğiniz gibi 2006 dan beri Meksikalı oyuncu Angelica Vale'nin hayranıyım. Kendisine doğum günü hediyesi yolladım geçen sene ve bu yıl. Sağolsun değer vermiş, kabul etmiş. Yetmemiş fotolarını göndermiş hediyelerimle. Eh bu kadın sevilmez mi? :)





21/12/2009

Bütün kızlar toplandık...

Image and video hosting by TinyPic

Bugün Kore seven kızlar bir araya geldik. Bol bol sohbet ettik, çok güldük, çok eğlendik. Kore yemekleri yedik her zamanki gibi. Her zamanki gibi ben nefret ettim yemeklerden :p Asıl önemlisi sevgili arkadaşım Mss. Nefertiti'nin yarın doğum günü olması. Bugün buluşacağımız kesinleşince onun doğum gününü de kutlayalım dedik. Hani sevdiğimizden değil, çıksın aradan diye :p ha ha ha. Şaka tabiiki. Hediyelerini günler önce sipariş verdiğim halde biri elime ulaşmadı. Talihsizlik.  Toruko, Sema*, Tuba, Rüzigar, Dilşah,Darkangel, Miss Nefertiti önce JinMi Restauranta sonrada Seoul Restorana gittik. Seoul restoranın yöneticisi Talat Bey 8 kişi geldiniz sadece iki kişi mi yemek  yiyor? diye ufaktan bir serzenişte bulundu. Neyse ki daha sonra nezaketi ile kendini affettirmeyi başardı : ) Güzel bir gündü. En kısa zamanda yeniden görüşelim  :)

15/12/2009

Ezel

Image and video hosting by TinyPic


Ezeli izleyen var mı? Kenan İmirzalıoğlu ne kadar yakışıklı ve ne kadar iyi oynuyor değil mi? Gerçi eline silah almadığı bir rolünü de görsem çok mutlu olacağım hep benzer karakterleri canlandırıyor ama teklifler o yönde olunca adam ne yapsın. Bu arada Cansu Dere dışında oyuncu kadrosu müthiş. Pazartesi gecelerinin vazgeçilmezi oldu. Uzun zamandır ilk defa bir Türk dizisi izliyorum hem de yayından kalkar mı korkusu olmadan. Ehh ne var canım biraz da bizim yapımlarımıza şans verelim. Ne demişler yerli malı, yurdun malı :)

11/12/2009

Capital Scandal/Başkent Skandalı

Image and video hosting by TinyPic



Uzun zamandır izlemek istediğim bir diziydi. Raquel tavsiye ettiğinden beri aklımda. Raquel kim? Benim Kore dizi alemine çektiğim, Coffee Prince izledikten sonra Uzak Doğu hayranı olan Brezilyalı arkadaşım. :) Artık o bana tavsiye veriyor :)

Dizinin konusu kısaca şöyle: 1930'ların Koresi ve Kore hala Japon boyunduruğu altındadır. Na Kyun Hun bir kitabevi sahibesi aynı zamanda gizli bir aktivisttir. Kore'nin yeninden özgür olması için çalışan gizli bir örgütün üyesidir. Sun Woo Wan Japonlarla iyi geçinen zengin bir ailenin en küçük oğludur. Devrim de, özgürlükte falan gözü yoktur. Tek istediği rahatının bozulmamasıdır. Bu mümkün mü? Tabiiki hayır. Söylersem spoilere girmez sanırım kızla aralarında bir yakınlaşma doğuyor. Allahın emri zaten. Yalnız duyguları o kadar güçlü ki ayrılmamak için Kyun'na 'Sen bana devrimi öğret, ben de sana aşkı öğreteyim' diyor.

Lee Soo Hyeon: Eğitim masrafları Woo Wan'ın babası tarafından karşılanmış. Woo Wan ile ağabeyinin çok yakın arkadaşıdır. Ancak Japon savunma (polis) birliğine katılınca ailede büyük bir hayal kırıklığı yaratmıştır.


Image and video hosting by TinyPic



Cha Song Joo: Çok güzel ve çok ünlü bir hayat kadınıdır. Şehir de bir genelev işletir. Wan ile yakın arkadaştır. Hatta Na Kyun Ha ile ilişkisin başlamasında payı büyüktür. Kimsenin bilmediği ise bu güzel kadının özgürlük mücadelesinde aktif ve önemli bir isim olduğudur. Bu aktristle ilk kez bu dizide karşılaştım. Çok ağır makyajlı olmasına rağmen çok duru bir güzelliği var. Hele giydiği kıyafetleri o kadar güzel taşıyor ki hayran olmamak elde değil. Bir de ses tonu sakin, huzur verici normalde de öyle mi konuşur bilmem ama Cha Song Joo olarak rolünün hakkını sonuna kadar vermiş.

Image and video hosting by TinyPic


Image and video hosting by TinyPic



Kang Ji Wan da beğendiğim Koreli aktörler arasına katıldı. Kendisini tebrik ediyorum buradan :P Neyse efendim, esas oğlanla kızın yolları garip bir tesadüf eseri kesişiyor. Bir noktaya kadar klişelerle ilerlerken belli bir yerden sonra sağ gösterip sol vuruyor. Klasik Kore dizilerinde olduğu gibi, romantik komedi izliyorum ben hah tamam artık rahat ederim derken ufaktan da olsa bir rahatsızlık hissettiriyor. Yine de ben çok keyif aldım izlerken. Jirashi üçlüsü dışında oyunculuklar, mimikler abartısız olması gerektiği gibiydi. Uzun zamandır hasret kaldığım gerçek performansa da bu dizi ile yeniden kavuşmuş oldum. 12.bölüme kadar buradan izleyebilirsiniz. Ben geri kalanını YouTube da İngilizce alt yazı ile izlemek zorunda kaldım. Dediğim gibi çok keyfili sonu sönük bitiyor bana göre ama buna da alışığız. İzleyin yani :) Bir de şunu eklemek istiyorum spoiler vermemeye ve kısa kesmeye çok dikkat ettim. Anlattıklarım hemen ilk bölümde görebileceğiniz şeyler 16 bölümün keyfini kaçırmaz.

10/12/2009

Rain ve Goo Hye Sun yine beraber

Kore'nin süperstarı ve BOF'un güzeli bir aradalar yine. Sözlere gerek yok. Bu güzelliği sizde görün yeter.


Photobucket


Photobucket


Photobucket


Bu da reklam filmi. Kıskanç olunca ne şeker oluyor değil mi Rain?



08/12/2009

Hoşgeldin Gong Yoo



Image and video hosting by TinyPic

Uzunca bir bekleyişten sonra nihayet kavuşma anı geldi. Hasretle, sevgiyle, sabırsızlıkla beklediğimiz güzel adam döndü. Bizden kilometrelerce uzakta olsa da internet sayesinde bu mesafeler bir nebze de olsa küçülüyor. Hoşgeldin en güzel gülümseyen adam. Hayatımıza renk katmaya devam et lütfen.

06/12/2009

Dünyanın öbür ucu

goruntulu_telefon



Yaklaşık 45 dk önce. İnternette tanıştığım ve arkadaş olduğum Güney Amerika kıtasında Şilide yaşayan bir  arkadaşım  beni aradı.  Evinde interneti olmadığı ve çok yoğun çalıştığı için görüşemiyorduk bir süredir. Benden numarımı istemişti ben de verdim. Beni unutmadığını göstermek istemiş. Belki bazı şeyler sanal ama bu ekranların arkasında gerçek insanlar var. Dünyanın öbür ucunda da olsa birileri nezaket, dostluk, sevgi gibi kavramları önemsiyor. ÇOK ŞÜKÜR :)

05/12/2009

Divan Edebiyatı ve İskender Pala

Bugün canımcım arkadaşım Rüzigarla buluşup İskender Pala'nın Üsküdar Divan Edebiyatı vakfında verdiği Divan Edebiyatı dersine gittik. Ders de denemez aslında çok keyifli bir konferans diyebiliriz. Mekan çok küçük gelen insan sayısı çok olduğundan ayakta beklemek zorunda kalanlar vardı. Sübyan Mektebiymiş eskiden. İskender Hoca en öndeki erkekleri yere falan oturttu. Bu sayede en arkadan en öne geçebildim ama yinede sıkışıktık. Çok rahatsız bir oturma pozisyonu olmasına rağmen müthiş zevk aldım orada geçen süreden. Ben bilmiyordum millet defter kalemle gelmiş. Notlar alıyorlar, yazıp çiziyorlar. Bir ara koptum mevzudan blogda yazmalıyım bunu diye düşündüm. Fakat çarpıcı bir başlık bulamadım ha ha. Ne anlatsam? Bilmiyorum ki. O kısacık zaman dilimine o kadar çok şey sığdıki ve bir o kadar daha anlatabilirdi İskender Hoca.  'Aşk evveldir dedi'  En çok aklımda kalan söz bu oldu sanırım. Yahya Kemal'in doğum yıldönümü dolayısıyla onun bir şiirini okudu ve yorumladı. Aklımda kalmadı ne yazık ki. Rüzigar tecrübeli olduğundan o notunu almış :)  Bir sonrakini sabırsızlıkla bekliyorum. Erkenden gidip en ön sırada yerimi alacağım.

Canım arkadaşım beni bu derslerden haberdar ettiğin için çok teşekkür ederim.

04/12/2009

JYP o bir dahi



Güney Kore'nin en sevilen sanatçılarının arkasında ki isim O,  Park Jin Young. Wonder Girls, 2 PM,  2 A.m.  gruplarının prodüktörü-menajeri. Asyanın süperstarı Rain'in  önceki prodüktörü ve her daim akıl hocası. Kendi adını taşıyan bir okulu var JYP akademi. Star adayları önce orada vokal, dans, dil gibi konularda sıkı bir eğitime tabi tutuluyor. Wonder Girls'ün üç üyesi JYP akademi mezunu. Bütün bunların ötesinde kendisi de bir sanatçı, besteci, söz yazarı, prodükter CEO. Kariyerinde 7 solo albümü var. En sonuncusu 3 Aralıkta yayınladı ve karşınızda JYP  :)